akıp gidiyor zaman sinsice...
ne sana ne de bana soruyor işte...
bize bişeyler kazandırıyor mu, alıp gidiyor mu bilmem ama
sen olamayınca ben güneş diye ayın ışıkları altında ısınmaya çalışıyorum...
sabahlar o kadar aydınlık ki yüreğimin karanlığına fazla geliyor ışıklar ve
ben yine gözlerimi kapatıyorum...
gözlerimi kapatınca belki gözlerin düşer diye binlerce bahanelerimden bir tane daha uyduruyorum...
sebebsiz mi bir tarafımın eksik olması sen yanımda yokken...
sebebsiz mi hayatın atardamarlarında gezdiğimi düşünmek ellerin ellerimdeyken...
ve her dua edişimde Sen'i isterken,RABB'imin öylece yüreğime doluvermesi neden??
aklım ,neden ve sebebler arasında gitgellerle geçirirken zamanını..
yüreğim mahsun,içindekileri dile söyletememenin çekiyor azabını
ama dil napsın ;
söylese, dünyadaki konuşulan tüm dillerini harmanlayıp tek bir dil yapsak da şu duyguların bir damlasına bile yetmez bir kelimesi...
söylese, tüm bülbüller utanır gülüne söylediği şarkıdan da susar da dinler yüreğimi...
Mq.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder