KAR
Karlı bir akşamdı Ankara 'da;
Son kez el ele yürümüştük,
Bitmesin istediğimiz yola.
Kısacık beraberliğimizin bütün
anılarını sığdırmıştık.
Yazarsın bana demiştin.
Bende yazarım sana sık sık.
Ağlıyordum....
Sen görmeyesin diye
kaldırmıyordum başımı.
Elimi daha sıkı tuttun,
Anlıyordum....
Bu ayrılığa dayanmıyordu
kalbim,
Öğrettiğim çiçek adlarını
unutma dedin,
Kelebekleri kitap arasında
kurutma,
Sık sık fotoğraf çektir, yolla
bana,
Kitaplarım sana emanet,
İncitme kimseyi, kin büyütme
kalbinde...
Beni bekle...
Yol bitti, gidiyordun artık;
Gittin...
Sokakta gördüklerimi,
filmlerdeki aktörleri sen sandım bir süre,
Kin büyütmedim kalbimde söz
vermiştim sana diye,
Kitaplarını okudum, kelebeklere
dokunmadım,
Öğrendiğim çiçek adlarına
yenilerini ekledim,
En çok fesleğeni, çoban
heybesini, akşam sefasını sevdim.
Seni beklerken çok şey
öğrendim,
Yolunu gözlediğim, sevdiğim ilk
adam...
Nasıl olsa bulacaktır diye, her
görüşümde aynı güçle seslendim
"Uçak, babama selam
söyle!"
Beni kötü rüyalardan uyandıran
sevdiğim ilk adam...
Bir bilsen seni nasıl
özledim...
Kar yağıyor şimdi, otuz yaşım
bitti,
Kitapların bende, kelebekler
gibi kar taneleri,
Kendi yolumda yürürken hiç
unutmadım o cümleyi;
Selamını aldım babacığım,
Kin büyütmedim kalbimde....
Küçük kızının gözleri hala
senin çiçeklerinde.
Uçak, babama selam söyle!
Uçak, babama selam söyle!
İclal Aydın
İYİ Kİ
DOĞDUN!!!
İYİ Kİ VARSIN!!!